Yetkililer yaptıkları açıklamada, Libyalı yetkililerin bu hafta iki toplu mezardan yaklaşık 50 ceset çıkardığını duyurdu. 

Emniyet müdürlüğünden yapılan açıklamada, 19 cesedin yer aldığı ilk toplu mezarın cuma günü güneydoğudaki Kufra kentinde bir çiftlikte bulunduğu belirtilerek, cesetlerin otopsiye götürüldüğü bildirildi.

Alwahat Emniyet Müdürlüğü, Facebook sayfasında polis memurları ve sağlık görevlilerinin kumu kazarak battaniyelere sarılı cesetleri çıkardıklarını gösteren görüntüler yayınladı. Migrant Rescue Watch da bu görüntüleri X'te yayınladı:

Libya-5

Doğu ve güney Libya'daki göçmenlere yardım eden al-Abreen yardım kuruluşu, bazılarının toplu mezara gömülmeden önce vurularak öldürüldüğünün anlaşıldığını belirtti.

Kufra'daki güvenlik dairesi başkanı Muhammed el-Fadıl'a göre, bir insan kaçakçılığı merkezine yapılan baskının ardından Kufra'da en az 30 cesedin yer aldığı ayrı bir toplu mezar da bulundu. Fadıl, sağ kurtulanların mezara yaklaşık 70 kişinin gömüldüğünü söylediğini de sözlerine ekledi. Yetkililer hala bölgede arama yapıyordu.

Euronews haberine göre, göçmenlere ait toplu mezarlar Libya'da nadir görülen bir durum değil. Geçen yıl yetkililer başkent Trablus'un 350 kilometre güneyindeki Şuayrif bölgesinde en az 65 göçmenin cesedini ortaya çıkarmıştı.

Santorini Adası'nın sismik riski raporlandı Santorini Adası'nın sismik riski raporlandı

Libya, Afrika ve Orta Doğu'dan Avrupa'ya gitmeye çalışan göçmenler için başlıca geçiş noktası. Ülke,ayaklanmanın ardından 2011 yılında Muammer Kaddafi'nin devrilmesi ve öldürülmesiyle kaosa sürüklendi.

Libya Göçmen

Petrol zengini Libya son 10 yılın büyük bir bölümünde, her biri bir dizi milis ve yabancı hükümet tarafından desteklenen doğu ve batı Libya'daki rakip hükümetler tarafından yönetildi.

İnsan kaçakçıları 10 yılı aşkın süredir devam eden istikrarsızlıktan faydalanarak göçmenleri ülkenin Çad, Nijer, Sudan, Mısır, Cezayir ve Tunus dahil altı ülkeyle olan sınırlarından geçirdiler.

İnsan tacirleri kıyıya vardıklarında, Avrupa'da daha iyi bir yaşam arayan çaresiz göçmenleri, tehlikeli Orta Akdeniz rotasında riskli yolculuklar için yetersiz donanımlı lastik botlara ve diğer gemilere dolduruyor.

Hak grupları ve BM kuruluşları yıllardır Libya'da göçmenlere yönelik zorla çalıştırma, dayak, tecavüz ve işkence gibi sistematik istismarları belgeliyor. Bu istismar genellikle, göçmenlerin insan tacirlerinin tekneleriyle Libya'dan ayrılmalarına izin verilmeden önce ailelerden para koparma çabalarına eşlik ediyor.

Hak grupları ve BM uzmanlarına göre,  aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yakalanıp Libya'ya geri gönderilenler hükümet tarafından işletilen gözaltı merkezlerinde tutuluyor ve burada da işkence, tecavüz ve gasp dahil olmak üzere kötü muameleye maruz kalıyorlar.

Editör: TE Bilisim