Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, dün en büyüğü 6,2 büyüklüğünde depremle sallanan İstanbul’da telefon hatlarında yaşanan aksaklık ve fiyatı artan uçak biletlerine ilişkin konuştu. “WEB tabanlı uygulamalarda hiçbir problem yaşanmadı” diyen Bakan Uraloğlu, ilk 15 dakika GSM hatlarında yaşanan sıkıntı için de "Tecrübe oldu" dedi. Bu sorun üzerine de çalışacaklarını belirten Uraloğlu, bugün 3 firma ile görüşeceklerini belirtti.
Bakan Uraloğlu’nun açıklamaları şöyle:
GSM operatörleri
WEB tabanlı uygulamalarda hiçbir problem yaşanmadı. Ancak ilk etaptaki refleksle yaklaşık 15 dakikalık bölümde ciddi aksamalar olduğunu tespit ettik. Süreçte bütün arkadaşlarımızla, BTK ve üç operatör ile sürekli iletişim halinde olduk, normale döndürdük. Ama burada böyle bir kapasiteyi sadece ses hatları üzerinden yönetebilmek zor. Bu bizim için tecrübe oldu. Birçok bilgiyi arkadaşlarımızdan aldık, öğleden sonra bu işte yetkin arkadaşlarımızla ve 3 operatörün ekipleriyle İstanbul’da bir araya geliyoruz. Allah korusu benzerinde bunu yaşamamak için neler yapmalıyızı konuşmak için masaya oturacağız. Bu anlamda da olmayan eksiklerle ilgili gereğini yapacağımızı söyleyebilirim.
Artan uçak bilet fiyatları
"Şu anda Türkiye’de bir tavan uygulaması var. Business haricinde o fiyatın üstünde kimse bilet satamaz. Ve satmadı da. Zannediyorum 4 bin 800 liradır o tavan. Rakamdan tam emin değilim. Bunun üzerindeki satışlar dediğim gibidir. Ama o depremin ilk anından sonra İstanbul’dan insanların çıkış refleksi olduğunu gördük. Bakın Kuzey Marmara Otoyolu gerçekten büyük yapılar var hiç etkilenmedi ve bu insanların oradan çıkışını sağladı. Bir anda her şeyi ölçemeyebiliyorsunuz, hava yoluna talep olunca görüştük, hem THY hem Pegasus 1750 liraya düşürdü. Gerektiğinde de bedava yapacağız. Anlık fiyatların yükselmiş olmasıyla ilgili bir algı var ama tavan fiyatlar asla geçilmedi.
Baz istasyonu inşaları
(GSM operatörleriyle ilgili 6 Şubat’tan bu yana bir çalışma oldu mu?) En büyük verdiğimiz ceza yeni yatırımların yapılması oldu. İstanbul’da kuleler kurmaya başladık. Mevcut baz istasyonları yeterli olduğu halde bir deprem anında yıkılmaması için artık çelik kuleler kuruyoruz. Öncelikle kamu arazilerine sonra da müsait diğer arazilere. Bir taraftan şunu istiyoruz; hepimiz, en önemlisi krizi anında ulaşalım istiyoruz, bir taraftan da baz istasyonları kendi sağlık endişemizle bizden uzak olsun istiyoruz. Bunu optimize etmeye çalışıyoruz."