Eh haydi, kâmilin Kemali için sandığa…

Malumunuz önümüz seçim. Varıp da gittiğimiz her yerde halkın dilinde; siyasi partiler, adaylar, seçim var.

Sokağın nabzı; halk bıkmış, yorgun ve değişim istiyor.

Ama hala kararsız vatandaş da yok değil. 

E neymiş, memleketin başına ne geldiyse hep muhalefetten gelmiş…

Halkı 21 yıldır; dağın öte yanına atan, suların etrafına teller çeken, korku ikliminde bireyleri özgürlüğünden eden, vatandaşı unutan, aç bırakan çaresizliğin girdabında çileye hemhal eden kendileri değilmiş gibi, her ağız açtıklarında, her şeyin sorumlusu Millet İttifakı, her gittikleri yerde hedef Kılıçdaroğlu…

Memleket yanım yanım yanıyor, açlık ordusu almış başını gidiyor, 21 yıldır iktidarda olanlar; her alanda konuşup tüm bunların sorumlusu muhalefet diyor.

Uzatmayalım efendim, hala köhne safsatalara kananlar ve hala kananlar üzerinden çokça ekmek yiyenler var.

Şimdi neyi yazsak eksik kalacak. 21 yılda bir köşe yazısına sığmayacak.

Ben bir kıssa bırakayım, siz buradan paya düşen hisseyi alın:

Halife Ömer dolaşırken bir kadın görmüş, üç çocuğuyla tencere içinde taş var, çalı çırpıyla kaynatıyor, bir taraftan da beddua ediyor:

“-Ömer ya Ömer, Allah’ından bulasın!”

Halife Ömer yanaşmış:

“-Ey kadın Ömer’den ne istiyorsun?”

“-Kocam kaçtı gitti, evim başıma yıkıldı, yandı.  Ömer’e beddua etmeyeyim de kime edeyim?”

“-Peki ama Ömer’in günahı ne? Başına gelenleri o biliyor mu?”

“-O halde başa geçmeseydi, mademki halifeliği kabul etti, vebali onun boynuna.

Eh öyle ya, Kılıçdaroğlu da aday olmasaydı. Düzeni değiştireceğim demeseydi, bu çark böyle sürüp gitseydi.

Değil mi?

İlahi, hayat sadece beşikten mezara uzanan bir çizgi midir? Yaşamak bunun neresindedir?

Şu kevr-u mekânda; coşkuyla, sevinçle yaşamak varken, birlikte türküler söylemek, eşitliliğin, adaletlin, hakça paylaşımın sarmaşığına sarılmak varken, neden tekliğin karanlığında ısrar edelim ki?

Değişmeli insan, gelişiminin el verdiğince ve değiştirmeli de. Sistemi, düzeni kendisini de…

Bu nefret işleyişi, bu nefret dilinin yaktığı canlar yetmedi mi? Bu zulüm 1. turda bitecekken hala 2. turu konuşmak niye?

Gönlümüz yok gayrı ezilmeye. 

Ne demiş Şair;

Kamile hürmet et kemali için,

Cahilden nefret et o hâli için,

Bütün kötülüğün zevali için,

Zulüme karşı çık kalkancasına.

E haydi, kâmilin Kemali için sandığa…