Son zamanlarda muktedirler kanadından artan baskı, muhalefeti erken seçim çağrılarına, daha da zorladı..
Peki, erken seçim gelir mi?
Ekonomi durmayan kanamalı bir yara.
Pahalılık, bir başı burda, bir başı uzayda..
İşsizlik ateşten çember, herkesi sarmış, ama en çok gençleri yakıyor..
Milyonlarca vatandaş sosyal yardımla yaşıyor.
Asgari ücretli milyonlar, açlık ve yoksulluk sınırında kıvranıyor.
Emeklilerin hali içler acısı..
Ve egemenlerin oyları erimeye devam ediyor.
İşte tam da bu yüzden egemen kanattan bir erken seçim gözükmüyor..
İsteyenlerin sesinide duyacaklarmış gibi görünmüyor..
Bu nedenle; muhaliflerin ani kararlarla, aday üzerinden refleks göstermesi, aday açıklaması yaparak tavır koyması şu sancılı ve flu süreçte sağlıklı görünmüyor..
Egemenlerin baskısı artacağa benziyor, ama tepki aday açıklaması değil, olası bir erken seçime hazırlıklı olabilmek adına çalışılacak yol hatırası olmalı..
Ki, bu da sokaktan geçiyor. Muhalefet, kapalı kapılar ardında siyaseti bırakıp, halkın içinde yapmak zorunda..
Ezcümle; muhalefetin, aday için politika değil, halk için stratejik mücadelesi gerek..
Çünkü, halktan, haklısı yok. Yanında halk olandan daha güçlüsü yok..