Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam, Güney Afrika’nın İsrail'e karşı ‘soykırım’ suçlamasıyla açtığı davanın Lahey’de başladığı gün yayınladığı raporda, Gazze'deki günlük ölüm oranının 21. yüzyılın diğer tüm büyük çatışmalarından daha yüksek olduğunu bildirdi. 

Yapılan açıklamada İsrail ordusunun her gün 250 Filistinliyi öldürdüğü ve çok daha fazlasının açlık, hastalık ve soğuk nedeniyle hayati risk altında olduğu belirtildi.

Oxfam'ın Orta Doğu Direktörü Sally Abi Khalil, "İsrail'in Gazze'ye uyguladığı zulmün boyutu ve vahşeti gerçekten şok edici. Gazze halkı 100 gündür cehennemi yaşıyor. Hiçbir yer güvenli değil ve tüm nüfus açlık riski altında." dedi. 

Oxfam'ın "kamuya açık verileri kullanarak" yayınladığı rakamlara göre, günlük ortalama ölüm sayısı Suriye'de 96,5, Sudan'da 51,6, Irak'ta 50,8, Ukrayna'da 43,9, Afganistan'da 23,8 ve Yemen'de 15,8. 

Refah'taki Oxfam çalışanları aşırı kalabalık, çok az yiyecek ve su olduğunu ve temel ilaçların tükendiğini bildiriyor.

İsrail'in yardım girişini kısıtlaması, sınırları kapatması, kuşatma uygulaması ve sınırsız erişimi reddettiği belirtilen açıklamada "Şu anda ihtiyaç duyulan haftalık gıda yardımının sadece yüzde 10'u girebiliyor." denildi. 

Oxfam, açlık ve hastalıktan kaynaklanan büyük yaşam tehdidi konusunda da uyarıda bulundu. Açıklamada, "Soğuk ve yağışlı havanın başlaması, battaniye sıkıntısı, ısıtma cihazları için yakıt ve sıcak su olmaması nedeniyle durumu daha da kritik hale getiriyor." denildi. 

İmamoğlu: Türkiye’de demokrasi bir kez daha ciddi bir tehdit altında İmamoğlu: Türkiye’de demokrasi bir kez daha ciddi bir tehdit altında

Oxfam'ın ortak kuruluşlarından Filistin Tarımsal Yardım Komiteleri (PARC), çadırlarda yaşayanların durumunu "hayal edebileceğiniz her şeyden daha kötü" olarak tanımladı.

Açıklamada, Birleşmiş Milletler Uluslararası Adalet Divanı'ndaki yargılamaya dikkat çekilerek, "Oxfam, faili kim olursa olsun, tüm kitlesel vahşet suçlarının ve insan hakları ihlallerinin soruşturulması ve ele alınmasına yönelik tüm çabaları desteklemektedir." ifadesine yer verildi. 

Editör: Ömür Ünver