Her açın, tokta alacağı var..!

Emre Olur tutuklandı. LGBTİ+ karşıtı yürüyüş yapıldı. Cumhurbaşkanı Şangay Zirvesi’ne katıldı. Emre Olur yakalandı. Sedat Peker’le husumeti olan bir kişi öldürüldü. Ünsal Ban’ın şoförünün 200 milyon dolarlık serveti olduğu öğrenildi. Bir gece ansızın gelebiliriz, dendi. Sedat Peker’in evini koruyan bir kişi vuruldu. “Sosyal Konut” olmayan, Süper Sosyal Konut Projesi açıklandı. Tabanı Ak Parti olmayan iki danışman feda edildi. HDP ile Altılı Masa olur-olmaz tartışması yapıldı. Sedat Peker’in evi Milli Parklar ve Bahçeler Müdürlüğü’ne devredildi. Altılı Masa çatırdıyor mu, yorumları yapıldı. Gülşen tutuklandı. “Mine Tozlu Sineren, Ünsal Ban, Taşkesenlioğlu ailesi ve diğerleri” sarmalı ifşa edildi. Levent Göktaş yakalandı. Son bir aydır ülke gündemini bunlar meşgul etti. ✱✱✱ Oysa 20 Aralık 2021 akşam 19:40’da 18.30 TL olan dolar kurunun o gece 13.44 TL ile günü kapatmasından bu yana; ekonomik kriz, değişmeyen ve belirleyici, bir sabit olarak duruyor karşımızda... Tuhaftır; o günden tamı tamına 9 ay sonra bu gece (bu satırları yazarken 20 Eylül oldu) dolar/TL yine 18.30 bandında... Bir 18,2997 bir 18,3014 oluyor; kuruşlar iniyor, çıkıyor... Bakanın söylediği gibi 6 ay uyuduk, 9 ay sonra uyandık halbuki... Ne ışıltı var gözlerimizde ne parıltı... Somut bir değişim olmuyor. ✱✱✱ Tam da hükümetin arızalı unsurlarında istifalar başlamışken... Bir anda patlak veren altılı masa dağılıyor mu söylemleriye başlayan gündem şaşırtmaları... Peşine Sedat Peker’in dijital tecritinin yeniden devreye girmesi... Onun suskunluğunda yazacak, tartışacak konu bulamayıp, Millet ittifakı polemiklerini ve Gülşen’in tutuklanmasını köpürten muhalifimsi medya, hepi topu 25 günde bağlamdan koptu gitti. Hani ya ihracat gelirleri, ithalata yenilmişti? Turizm girdisi de nefes almaya yetmemişti? SPK’daki rüşvet ağı n’oldu birader? Vekili, müdürü, danışmanı hamuduyla götürmüştü... Ekim itibari ile dış borçların geri ödemeleri başlıyordu? Kış zor geçecekti? Söyle birader; Şu yukarıdakilerin halkla, memurla, tarımla, üretimle, eğitimle, işçiyle ne alakası var? ✱✱✱ Göz göre göre nüfus ticareti yapılırken, Kamu kaynakları o nüfuslular eliyle çarçur edilirken, Amerika’dan tüm dünyaya enflasyon ihraç edilirken, Bilimsel gerçekleri usanmadan konuşan ekonomistler, hiç şüphesiz muhaliflerden çok daha kaliteli muhalefet ediyorlar. Baskı dönemlerinde, karanlık süreçlerde aydınlığın meşalesini taşımak cesaret ister... Ekonominin somut sonuçlarını anlatmaktan çekinmeyen iktisatçı ve analistler de gazetecilerden daha cesurlar. Ve hükümetin klasik gündem saptırma hamlesine düşüp, asıl odaktan sapanlar geç olduğunda anımsayacaklar... Her açın, tokta alacağı var..!