Kartalkaya'daki otel yangınını araştırmak için kurulan Meclis Araştırma Komisyonunun on birinci toplantısında, yangın sonrasında bilirkişi raporunu hazırlayan akademisyenler sunum yaptı.
"Bolu Kartalkaya Mevkiinde Bulunan Bir Otelde Meydana Gelen Yangın Faciasının Tüm Boyutlarıyla Araştırılarak İlgili Kurum ve Kuruluşların Sorumluluklarının Tespit Edilmesi ve Benzer Olayların Önlenmesi İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu" AKP Erzurum Milletvekili Selami Altınok'un başkanlığında toplandı. Komisyonun on birinci toplantısında yangın sonrasında Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından görevlendirilen adli bilirkişi heyeti sunum yaptı.
Bilirkişi heyetinde İTÜ Bilirkişi Heyeti Koordinatörü Dr. Hikmet İskender Prof. Dr. Alper İlki, Prof. Dr. Erdem İmrak, Doç. Dr. Derya Kocabaş, Prof. Dr. Nuri Serteser, Prof. Dr. Servet Timur, Prof. Dr. Levent Trabzon yer aldı.
İstanbul Teknik Üniversitesi Afet Yönetimi Enstitüsü’nden Doktor Hikmet İskender, “189 sayfalık rapordan bir yangın analizi raporumuz var. Bundan sonra benzer olayların önlenmesini için çalışmalarımızı anlatacağız” dedi.
Yangının çıkışını komisyon üyelerine anlatan Prof. Dr. Servet İbrahim Timur, "İtfaiye mesafe olarak uzak bir yerde. Gidebildikleri kadar gidiyorlar. Otelin bir yüzünde yanma çok fazla. Büyük kayıpların olmasının nedeni bu. İtfaiyenin kurtarabildiği canlarımız, ön yüze gelmiş kişiler. Yangının başladığı yer restoran alanı. Net bütün zamanlar doğrulanmıştır, tartışmaya açık değildir. Yangın 03.17’de başlıyor. 03.22’de ilk dumanlar görülüyor. Saat 03.24’te yangın iyice yayılıyor çünkü çöp bidonuna alevler bulaşıyor. 03.26’da eriyen LPG hattından yangın alevleniyor" ifadesini kullandı.
Yangının başlangıcından sonra 8 dakika içerisinde kontrol edilemez hale geldiğini anlatan Timur, yangının dördüncü katta, saat 03.30’da şiddetli yanmaya başladığını anlattı. Timur, otelde çalışanların eğitiminin olup olmadığına ilişkin olarak, “Personelin hiçbir eğitimi yoktu. Net görüşümüz. Yangının başladığı yerde yangın tüpü var. Hiç yangın tüpü almayı deneyen yok. Yerlerini bile hatırlamıyorlar. Eğitim bile almamışlar” dedi.
Timur, “Yangın uyarı sistemi var mıydı? Çalışmadı mı?” sorusuna ise “Kriminal gördüğünü, tamamen yandığını söylüyor. Burada da bir gariplik var. Duvardan sökülmüş, biz göremedik. Teknik olarak faal durumda mıydı bilmiyoruz. Ama çalışmadığını bilmiyoruz. Uyarı sistemi paneli, yangından sonra yerinden söküp, alınmış” yanıtını verdi.
Ankara’dan gelen Jandarma Kriminal Ekibi’ne ilişkin de konuşan Timur, “Ankara’dan gelen jandarma kriminal’in videolarda küfürlü konuşmaları var. Bu görüntüler cumhurbaşkanına kadar gidiyor. Kendi videolarında elektrik kablolarını kopararak, sararak götürüyorlar. Bir yetersizlik var. Analizlerini doğru yapsalar yeter” dedi. Timur, otelde bulunan yangın dedektörlerinin var olduğunu ancak çalışmadığını ise “Odaların hepsinde duman dedektörü var ama faal miydi sorusunun cevabı, hayır. Odalarda, binanın belirli yerlerinde, asansörlerde duman dedektörleri var ama çalışmıyor” sözleriyle anlattı.
Timur sözlerinin devamında “Normalde bir yangın başladığında 560 dereceden sonra kontrol edilemez. Bu yangında özellikle mutfak katında yaklaşık bir metrelik mesafelerde de korkunç yüksek sıcaklıklar var. 820 derece görmüş camlar var. Mutfak bölümü ölü alanda kalıyordu. İçerideki yangın kokusunu duymadılar” diye konuştu.
Doç. Dr. Nuri Serteser ise oteldeki bulunan kaçış yollarının hem mesafe hem de yangından korunma anlamında istenilen düzeyde olmadığını belirterek “Merdivenlerin kapılarının hepsinin ahşap olduğunu, yangın sonrasında da kapıların tamamen ya da kısmen yandığını gördük. Merdivenler gerçek kaçış merdiveni özelliğini sağlamıyor. Yanıcı maddelerin çokluğu nedeniyle ortaya yayılan gazlar ve duman, insanların görünürlüğünü kaybetmesine neden olmuştur” dedi.
