MASAK’ta eski defterler yeniden mi açılıyor?- 2

Geçen hafta “MASAK’ta eski defterler yeniden mi açılıyor?” yazımız Hazine ve Maliye Bakanlığı koridorlarında ciddi yankı oluşturdu.

Meraklısı https://www.gazetezebra.com.tr/masakta-eski-defterler-yeniden-mi-aciliyor linkinde detayları okuyabilir.

Kulağımıza gelen bilgilere göre, Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati’ye 2020 yılında başlatılan ancak tatmin edici sonuç elde edilemeyen soruşturma için ‘bir daha bak’ denilmiş. Ancak biraz daha derinleştirilmesi de istenmiş.

Derinleştirme istenilince 2010’lu yıllardaki Mali Suçları Araştırma Kurulu’na (MASAK) alınan bilgi işlem sistem hizmetlerinin detaylarına da girilmiş.

Durum böyle olunca FG Çetesinin Maliye Bakanlığı’nda etkin olduğu 2010’lu yılların şimdi 10-12 yıl sonra sorgulanması dikkat çekiyor.

MASAK hükümetlerarası bir organizasyon olan Mali Eylem Görev Gücü (Financial Action Task Force – FATF) ile ortak çalışıyor. FATF’ın görev tanımında, “suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, terörizmin finansmanı ve kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanı” ile mücadele yer alıyor.

Yani Türkiye’nin zaman zaman ‘kara liste’, ‘gri liste’ stresinin altında MASAK’ın FATF’a uygun yaptığı incelemeleri yer alıyor.

Öte yandan MASAK’ın üyesi olduğu FATF incelenmesi şartını koştuğu kesimler arasında, “rüşvet alma ve kara para aklama gibi yasa dışı yollarla varlık kazanma konusunda sıradan vatandaşlardan daha fazla fırsata sahip yüksek riskli müşteriler” olarak nitelediği Politik Nüfuz Sahibi Kişilerin (PEP) incelenmesi de var. FATF 3 farklı modelle PEP kişilerini inceliyor.

1-Yabancı PEP’ler: Devlet veya hükümet başkanları, üst düzey politikacılar, üst düzey hükümet, adli veya askeri yetkililer, devlete ait şirketlerin üst düzey yöneticileri ve önemli siyasi parti yetkilileri gibi yabancı bir ülke tarafından önemli kamu işlevleriyle görevlendirilen bireyler. FATF’a göre yabancı PEP’ler her zaman yüksek risk taşır.

2-Yerli PEP’ler: Devlet veya hükümet Başkanları, üst düzey politikacılar, üst düzey hükümet, adli veya askeri yetkililer, devlete ait şirketlerin üst düzey yöneticileri ve önemli siyasi parti yetkilileri gibi önde gelen kamu işlevleriyle yurt içinde görevlendirilen bireyler.

3-Uluslararası kuruluş PEP’leri: Uluslararası bir kuruluş tarafından önemli bir işleve sahip olan kişiler, üst düzey yönetim üyelerine veya eşdeğer işlevlerle, yani yöneticilere, müdür yardımcılarına ve yönetim kurulu üyelerine veya eşdeğer işlevlere sahip kişiler.

MASAK 2010’lu yıllarda kullanıma sunduğu bilgi işlem sistemi ile Türkiye’nin Yargıtay, Anayasa ve Danıştay üyelerinin yanı sıraüst düzey askeri komuta kademesini kapsayan 150-200 kadar PEP kesiminin kendi nüfuzunu kullanarak haksız edinilen mal varlıklarının incelenmesini de yapıyor.  

Ama MASAK yönetimi, söz konusu bilgi işlem sistemini uygulamaya koyduğu dönemde, VİP nitelikli PEP kişiler hakkında her uzmanın sorgu yapmasını da ‘Log’ları kapatarak önlemişti.

Yani Cumhurbaşkanı’nın hesapları incelenecekse, ilgili bakan MASAK başkanına talimat verir, o da hemen altındaki başkan yardımcısına Cumhurbaşkanı’nın hesaplarına bakması talimatı verir. Dolayısıyla her uzman ya da her şifre sahibi kişi bu 150-200 kadar üst düzey PEP’in mal varlığını sorgulayamaz.

30 Haziran 2020 tarihindeki polis operasyonunda gözaltına alınan 115 kadar MASAK personelinin de ‘sınırlı Log’lar nedeniyle herkesi sorgulayamayacağı belirlendiğinden soruşturmaya gerek kalmamıştı.

Dolayısıyla şimdi oluşturulan yeni komisyon ise derinleştirdiği incelemesinde “Bilgi işlem sisteminin alındığı şirket nasıl bulunmuş”tan tutun da “MASAK’ta göreve getirilen personelin nasıl seçildiğine” kadar… 10-12 yıl öncesine ilişkin soruları da gündeme getirmiş.

Hazine Maliye Bakanlığı koridorlarında incelemenin daha ne kadar derinleştirileceği merak ediliyor.