Müziğin Gücü

Müzik, insanlığın en büyük icatlarından biri. Elektriği bulanlar mı daha büyük, yoksa “dın dın
dınnn!” diye Beethoven’ın 5. Senfonisiyle beyinleri yakanlar mı? Tartışılır. Ama bir gerçek
var: Müziğin gücü, bazen bir kahve kadar enerji verir, bazen de bir aşk acısını hiç
yaşanmamış gibi gösterir.


Örneğin, spor salonuna gittiğinizde, kulaklıkta hareketli bir şarkı varsa, bir anda olimpiyat
sporcusuna dönüşürsünüz.Ama bir hata yapıp slow müzik açarsanız, spor yerine "neden
buradayım?" felsefesine dalarsınız.


Müziğin en büyük etkisi duygularımız üzerinedir. Ayrılık acısı mı çekiyorsunuz? Açın hüzünlü
bir şarkıyı, gözleriniz otomatik olarak yağmurlu cam sahnesine geçer. Ama eğlenceli bir şarkı
açarsanız, bir anda "ben zaten daha iyisini hak ediyordum!" moduna girersiniz.
Bir de toplulukları nasıl etkilediği var. Düğünlerde ilk şarkı çalmaya başladığında herkes biraz
mahçup ve çekingen olur. Ama birkaç şarkı sonra halay başında en ciddi insan bile bir anda
yerel bir folklor sanatçısına dönüşebilir.


Müzik, insanlık tarihinin en güçlü duygusal simyası. Bir şarkı, sizi 10 yıl öncesine ışınlayabilir,
hiç gitmediğiniz yerleri özletebilir ve en kötü günü bile tahammül edilebilir kılar. O yüzden
müziği hayatınızdan eksik etmeyin. Ama dikkat edin: Sabah alarmlarınızı yanlış seçerseniz,
en sevdiğiniz şarkıyı düşmanınız haline getirebilirsiniz!