İsrail ordusu, 400'den fazla kişinin yaşamını yitirdiği hava saldırısının ardından Gazze Şeridi'nin ortasında sınırlı bir kara operasyonu başlattığını duyurdu. Bu arada, İsrail'in Gazz'ye yönelik saldırıları nedeniyle başkentte protestolar yaşandı. Protestocular, Netanyahu hükümetinin koltuğunu korumak için savaşı tercih ettiği kaydedildi.
İsrail ordusu sözcülerinden Avichay Adraee, sosyal medya platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, "Son 24 saat içinde, Gazze Şeridi'nin ortası ve güneyinde belirli ve hassas bir kara operasyonu başlatıldı. Amacımız, güvenlik bölgesini genişletmek ve Gazze'nin kuzeyi ile güneyi arasında bir tampon bölge oluşturmak" dedi.
Adraee, operasyon sırasında İsrail güçlerinin Netzarim ekseni boyunca kontrolünü yeniden sağladığını ve genişlettiğini belirtti. İsrail, 19 Ocak’ta yürürlüğe giren ateşkes kapsamında bu bölgeden kısmi olarak çekilmişti.
İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz ise Hamas'ın elinde bulunan tüm rehinelerin serbest bırakılmaması halinde Gazze'nin tamamen yıkılacağını söyledi. Katz, Gazze'deki savaş bölgelerinden sivillerin tahliyesinin yakında başlayacağını ifade ederek, Filistinlileri yerinden etme tehdidini tekrar etti.
Hamas'tan açıklama
Yazılı açıklama yapan Hamas, iki günlük yeni başlayan savaşın can kaybı yaralı bilançosunun 1000 kişiden fazla olduğunu duyurdu.
"Terörist Netanyahu hükümetinin insani örf ve hukuka karşı umursamadığı ve imzalanan anlaşmaları görmezden geldiği" vurgulanan açıklamada, Gazze Şeridi'nde dökülen masum insanların kanının sorumluluğunun ABD yönetiminin sırtında olduğu vurgulandı.
Açıklamada, masum olarak nitelenen insanlara "İsrail bu son savaş hamlesinde 200'e yakın çocuk ve 100 kadar kadın öldürdüğü" ifadeleriyle açıklık getirildi.
İsrail'in "gelişigüzel saldırı ve bombardıman, silahsız sivillerin hedef alınması, abluka ve aç bırakmak" gibi uygulamalarının savaş suçu olduğu kaydedilen açıklamada, aylardır suskun kaldığı bu duruma karşı insanlığın yüzünün onurunu koruması için acilen harekete geçmesi gerektiği vurgulandı.
Hamas açıklamasında Mısır ve Katar'ın da "bu vahşi saldırının dizginleri konusunda sorumluluklarını taşımaları" çağrısı yapıldı.
Hamas ayrıca, İslam ülkeleri ve Arap dünyasına da acil harekete geçmeleri çağrısında bulundu.
