CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Saraçhane'de "Ekrem Başkan gözaltındayken bize uyku yok, Ekrem Başkan gözaltındayken bize durmak yok, Ekrem Başkan Vatan’daysa Vatan’dayız. Çağlayan’daysa Çağlayan’dayız. Yanı başındayız. Onun emaneti Saraçhane’dir. İstanbul Saraçhane’yi ona, onu Saraçhane’ye emanet etmiştir. Buradayız, hep birlikteyiz, Ekrem Başkan’a sahip çıkmak için buradan ayrılmıyor, burayı terk etmiyor, mücadeleyi ve sizin iradeniz sahipleniyoruz" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından Saraçhane’deki İBB Başkanlık Binası'nın önündeki halk buluşmasında konuştu. "Bugün Ekrem Başkan gözaltına alınıp Vatan Emniyet'e götürüldü. Sizler ona sahip çıkmak için sel oldunuz, aktınız koştunuz geldiniz. Ekrem Başkanla her ne kadar görüştürmeyiz deseler de sizin gücünüzle sizin enerjinizle, sizin emeğinizle, avukatlarımız gittiler, görüştüler. Ekrem Başkan'ın İstanbul'un tüm gençlerine, tüm üniversitelere, tüm meydanlara, tüm sokaklara tüm yiğitlere binlerce selamı var. Sizleri selamlıyor" diyen Özel, şunları kaydetti:
"Hem benim hem partimin hem adayımızın çok önemli bir tespitimiz, çağrımız var. Biliyorsunuz CHP bütün demokratik süreçlerini işletip bütün karar organlarını çalıştırıp bir kararı bütün üyeleriyle birlikte vermek için cumhurbaşkanı adayını tüm üyeleriyle birlikte belirlemek için önemli bir adım attı. Bir çağrı yaptı ve kısa şubat ayı içinde 250 bin yeni üyesiyle birlikte 1 milyon 750 bin üyesiyle bir yola çıktı. Ancak şimdi yeni bir çağrımız var. O çağrı da şudur; dünya siyaset tarihi tek adamların, diktatörlerin nasıl geldiklerini, nasıl bir ülkeyi ve kıtaları felaketlere sürüklediklerini yazar. Ancak dünyada tek adamların, diktatörlerin nasıl gittiği konusunda örneğin geçmişte 'Arap baharı' denilen dönemde bir meydana milyonların inmesi dışında bir çare, bir seçenek yoktur. Şimdi buradan Ekrem Başkan'ın selamıyla ve CHP olarak sadece CHP'lileri değil tüm siyasi görüşten ama bu diktatörlükten, bu tek adam rejiminden bıkan, yoksulluktan, işsizlikten, açlıktan, güvencesizlikten, gelecek kaygısından bıkan milyonları pazar sabahı kalkmaya sokaklara dökülmeye, CHPlileri bir sandıkta cumhurbaşkanı adayını belirlemeye, olmayanları diğer sandıkta dayanışmalarını göstermeye, Ekrem Başkan'a Türkiye'nin gelecek cumhurbaşkanına sahip çıkmaya çağırıyorum.
Pazar günü binler, on binler, milyonlar, on milyonlar hep birlikte sokaklardayız. Sandıktayız, meydanlardayız. 86 milyonu itiraz etmeye, 86 milyonu ses yükseltmeye, 86 milyonu sesini duyurmaya, yanındakini ikna etmeye uzaktakine sesini duyurmaya mücadeleye ayağa kalkmaya davet ediyorum. Kalkın ve bu ülkeyi kurtarın. Davetim Ekrem Başkanın sizlere hep söylediği gibi 23 Mart Türkiye'nin baharıdır. 23 Mart'ta sandık gelecek Ekrem gelecek, dertler bitecek.
23 Mart sandığı erken seçimin müjdesidir. Öncüsüdür. 23 Mart‘ta baharı getirmeye var mısınız? Tayyip Erdoğan’dan korkuyor musunuz? Ekrem Başkan’a inanıyor musunuz? 23 Mart‘ta Ekrem Başkan’a sahip çıkarak, sandıklara koşarak, ona oy vererek, dayanışma göstererek, partili partisiz herkesi Türkiye’nin baharına, demokrasi devrimine davet ediyorum. Siz varsanız şunu söylüyoruz ki CHP'nin Genel Başkanı olarak ve bu memleketin bir evladı olarak, bundan sonra Ekrem İmamoğlu millete emanet. Emanete sahip çıkmaya hazır mıyız? Ve Ekrem Başkan burada olsa, bu mikrofon elinde olsa sizi böyle görse, kararlı görse, inançlı görse, size şunu söylerdi. Değerli evladı ve eşiyle birlikte biz de sizlere sesleniyoruz ki ‘Her şey çok güzel olacak.'"
"Ekrem Başkan’ı yenemeyecekler, bileğimizi bükemeyecekler"
Burada iki büyük aile var. Bu ailelerden bir tanesi dünyanın en çalışkan, en cesur, en namuslu siyasetçisini yetiştirmiş İmamoğlu ailesidir. Diğer aile ise Sivas Kongresi’nde ilk kurultayını toplamış, o günden bugüne Türkiye’nin başı sıkıştığında dimdik ayakta durmuş, ne depremler, ne seller, ne fırtınalar atlatmış ama beli kırılmamış, bileği bükülmemiş CHP ailesidir. Genel başkanlarımı saygıyla selamlıyorum. Bu aile, İmamoğlu ailesinin emanetine de sizin emanetinize de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetine de sonuna kadar sahip çıkacaktır.
Siz var oldukça, siz çağrılınca koşup geldikçe, siz bu cesareti gösterdikçe bizi yenemeyecekler. Ekrem Başkan’ı yenemeyecekler, bileğimizi bükemeyecekler. Biz kazanacağız. Siz kazanacaksınız, Türkiye kazanacak. Size inanıyor, size güveniyoruz. Hep beraber şunu bir kez daha ifade edelim ki; Ekrem Başkan gözaltındayken bize uyku yok, Ekrem Başkan gözaltındayken bize durmak yok, Ekrem Başkan Vatan’daysa Vatan’dayız. Çağlayan’daysa Çağlayan’dayız. Yanı başındayız. Onun emaneti Saraçhane’dir. İstanbul Saraçhane’yi ona, onu Saraçhane’ye emanet etmiştir. Buradayız, hep birlikteyiz, Ekrem Başkan’a sahip çıkmak için buradan ayrılmıyor, burayı terk etmiyor, mücadeleyi ve sizin iradenizi sahipleniyoruz."
Mansur Yavaş: Tüm yüreğimle Ekrem Başkanımızın yanında Saraçhane'de duran on binlerle birlikteyim
Öte yandan, Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş, bir fuara katılmak üzere gittiği Tayvan'dan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınması nedeniyle dönüş kararı aldı.
Yavaş, dönüş yolunda sosyal medyadan açıklama yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bulunduğu Saraçhane'de yapılan gösteriden fotoğraf paylaşan Yavaş, "Adaleti er ya da geç tecelli ettirmek için mücadelemize devam edeceğiz" dedi. Yavaş, "Şu an İstanbul yolundayım ancak tüm yüreğimle Ekrem Başkanımızın yanında Saraçhane'de duran on binlerle birlikteyim" ifadelerini kullandı.
Mansur Yavaş'ın açıklaması şöyle:
"Kutadgu Bilig’de der ki: Ülkeyi korumak için güçlü bir ordu, güçlü bir ordu için zengin bir halk, zengin bir halk için ise adalet gerekir.
Hz. Ali de der ki: Devletin dini adalettir.
Cumhuriyet Halk Partisi, milletvekili grubumuzla, il başkanlarımızla, örgütümüzle, belediye başkanlarımızla, tüm üyelerimizle ve demokrasiye inanan tüm yurttaşlarımızla dimdik ayaktadır.
Şu an İstanbul yolundayım ancak tüm yüreğimle Ekrem Başkanımızın yanında Saraçhane'de duran on binlerle birlikteyim.
Adaleti er ya da geç tecelli ettirmek için mücadelemize devam edeceğiz."