Çocukluğumuzda televizyondaki en büyük eğlencelerimizden biriydi.
Şapkadan tavşan çıkarır, elindeki mendilden bir buket çiçek oluştururdu.
Dikkat ve hayranlıkla izler, nasıl yaptığını anlamaya çalışırdık.
İllüzyonist Sermet Erkin, bu gösterileriyle hem eğlendirir hem de gerçek hayattan koparıp hayal yolculuğuna çıkarırdı bizi.
Çok sonra yaşımız ilerledikçe anladık ki aslında bütün bu mucizeler el çabukluğu ve çeşitli algı oyunlarının eseriydi.
Sihirin büyüsünün kaybolmasını anlamamız yıllar almıştı.
Büyüdük ve yeni illüzyonlarla karşılaştık.
Bu kez eğlenceli değildi ancak gerçeklerden uzaklaşmamız, hayal dünyasına dalmamız aynıydı.
Şapkadan tavşanın çıkması gibi yaşadığımız ülke bir anda dünyanın en önemli aktörlerinden biri olmuştu.
Savunma sanayi uçan, yüzen yeni teknolojilerle donatılmıştı.
Sihir gibiydi gösteriler, açılışlar.
Fakat olgunlaşmaktan mıdır nedir, Sermet Erkin gösterileriyle aynı tadı hissedemedik.
Örneğin, bu kadar gelişmiştik de neden Rusya'dan S 400 füzelerine 2 milyar dolar verip hangara kapatmıştık.
Ve bu füzeler nedeniyle dünyanın en gelişmiş savaş uçaklarından F 35'in program ortaklığından çıkarılıp, bari F 16 uçaklarımızı yenileyelim diye ABD Kongresi'nin önünde kamp kurmuştuk.
Ekonomide de hükümet, elindeki mendilin çiçek buketi olduğunu söylüyordu da biz neden göremiyorduk.
Gerçi sıcak yuvamızda Sermet Erkin'i izlerken o buketin verdiği hazzı hissetmemiz elbette mümkün değildi ama sabahın 5'inde kıyma kuyruğunda ya da market market gezerek ucuz soğan patates ararken bunu görmemiz imkansız gibiydi.
Dış politikada oyun kurucu olduk da dün şeytanlaştırdığımızın ayağına neden gittiğimizi de anlayamadık.
1999 yılında dünyanın en büyük deprem yıkımlarından birini yaşamış bir ülkede tarım arazilerinde bile bina yapılmasına ve inanılmaz paralar kazanılmasına rağmen 24 yıl sonra yine aynı yıkımı yaşamayı anlayamadığımız gibi.
Ya da SpaceX tarafından yerli ve milli uydumuzu dünya çeperine gönderdik diye gururlanacakken uluslararası haber ajanslarına Afrika ülkesi Kenya'nın uzaya uydu fırlattığının duyurulmasıyla hissettiğimiz burukluk hali.
Çünkü sihir eşsiz olursa hayallere sürükler zihni.
İllüzyon böyle bir şey gerçi, anlık zevklerden oluşuyor ve gerçeklerden koparıyor insanı.
Sermet Erkin'in gösterisini izlerken yerli ve milli bulgur ile yoğurda talim ediyorduk son illüzyonistlerin anlattığına göre.
Şimdi yine bulgur yiyoruz ama tereyağsız ve soğansız.
Zira tereyağının kilogramı 250, soğanın 30 liraya ulaştı.
Yoğurdu ise hiç sormayın, sihirle sofradan kayboldu...