Hepimiz zaman zaman beynimizin bize oyun oynadığını fark ederiz. Bir sınavdan düşük not aldığında, “Ben hiçbir şeyi başaramayacağım!” diye düşündün mü hiç? Ya da arkadaşın sana biraz soğuk davrandığında “Beni sevmiyor artık!” diye düşündün mü? İşte bu gibi durumlar, beynimizin bize tuzak kurduğu anlar. Bu tuzaklara bilişsel çarpıtmalar diyoruz. Yani, beynimiz olayları olduğundan daha kötü ya da farklı gösteriyor ve biz de buna inanıyoruz. Gelin, bu oyunları yakından inceleyelim!

1. Küçük Şeyleri Büyütmek: "Bu Dünyanın Sonu!"

Beynimizin en sevdiği oyunlardan biri, küçük olayları devasa sorunlar haline getirmek. Mesela, bir arkadaşınla tartıştığında hemen "Artık bir daha asla arkadaş olamayacağız!" diye düşünebilirsin. Oysa bu sadece anlık bir tartışma olabilir ve çözülebilir. Beynimiz bazen olayları büyüterek bizi gereksiz yere endişelendirebilir. Gerçek şu ki, çoğu sorun düşündüğümüz kadar büyük değildir.

2. En Kötüsünü Düşünmek: "Kesin Her Şey Berbat Olacak!"

Bazen beynimiz hep en kötü senaryoyu hayal eder. Diyelim ki sınıfta bir sunum yapacaksın. Beynin hemen, “Herkes bana gülecek, sunumum rezalet olacak!” diye düşünmeye başlar. Ama bu tamamen bir tahmindir. Gerçekten öyle olup olmayacağını bilemeyiz. Aslında çoğu zaman işler düşündüğümüz kadar kötü gitmez. Bu tür düşünceler sadece bizi gereksiz yere strese sokar.

3. Başkalarının Ne Düşündüğünü Bildiğini Sanmak: "O Benden Hoşlanmıyor!"

Başkalarının ne düşündüğünü biliyor gibi davranmak da beynimizin kurduğu tuzaklardan biridir. Örneğin, bir arkadaşın seninle çok konuşmadığında, “Benden hoşlanmıyor” ya da “Benimle artık arkadaş olmak istemiyor” diye düşünebilirsin. Ama belki de arkadaşının kendi hayatında başka sorunları vardır ve bunun seninle hiç ilgisi yoktur. Başkalarının ne düşündüğünü bilmek neredeyse imkansızdır, bu yüzden bu tarz düşüncelerle kendimizi gereksiz yere üzmeyelim.

4. "Ya Hep, Ya Hiç" Düşüncesi: "Mükemmel Değilse, Berbattır!"

Bu düşünce tarzında beynimiz, olayları ya siyah ya da beyaz olarak görür. Mesela bir sınavda bir-iki yanlış yapınca hemen, “Hiçbir şey bilmiyorum, çok kötüyüm” diye düşünmek. Oysa başarı sadece mükemmel olmak demek değildir. Küçük hatalar yapmak tamamen normaldir. Dünyada her şey “mükemmel” ya da “berbat” olmak zorunda değildir, bazen gri alanlar da vardır.

5. Kendini Suçlamak: "Her Şey Benim Hatalı"

Bir hata yapıldığında, beynimiz hemen tüm suçun bizde olduğunu düşünmemizi sağlayabilir. Diyelim ki bir grup çalışmasında bir şeyler yolunda gitmedi. Beynin hemen “Bu tamamen benim hatam!” diyebilir. Oysa bir sorunda herkesin bir payı olabilir ve her şeyi kontrol edemeyiz. Kendimizi sürekli suçlamak, özgüvenimizi zedeler ve gelişmemizi engeller.

Sonuç: Beynini Tanı, Tuzaklarına Düşme!

Beynimizin bu oyunlarını fark ettiğimizde, onlarla daha kolay başa çıkabiliriz. Kendini kötü hissettiğinde ya da olumsuz düşüncelere kapıldığında bir durup düşün: "Acaba beynim bana bir oyun mu oynuyor?" Bunu fark ettiğinde, düşüncelerini daha doğru bir şekilde değerlendirebilir ve kendine daha nazik olabilirsin. Çünkü unutma, beynin harika bir araç olsa da bazen seni yanıltabilir!

Soru ve görüşleriniz için: [email protected]